OPEC’in kumarı
Geçen yıl yükselen ham petrol fiyatları, Suudi Arabistan’ı “dış insan” yapma sözü vererek göreve başlayan Joe Biden’ın ABD yönetimi ile Riyad’ın ortasındaki çatışmayı derinleştirdi. Ekim ayında Beyaz Saray, OPEC+’ı petrol arzını kısmak için harekete geçen “Rusya ile işbirliği yapmakla” suçladı. Bu çözülme, geçen hafta bazı OPEC+ üyelerinin petrol üretim kesintilerini duyurmasıyla ortaya çıktı.
Washington’daki Spout Run Consulting’den Greg Priddy, “Kartelin sürprizi, petrol piyasalarının ötesinde ekonomik ve politik önemi olan bir dönüm noktasıydı” diyor. Analistlere göre, petrol fiyatları üzerindeki yukarı yönlü baskı, merkez bankalarının enflasyonu düşürmesini zorlaştıracak.
Petrol üreticisi kümelenmesi petrol fiyatlarını daha uzun süre yüksek tutmayı başarırsa, Batılı ülkelerin Kremlin’in savaş sandığına petrodolar akışını kısıtlama çabalarını da tehlikeye atabilir. Pek çok stratejistin düşen petrol talebi ve Suudi Arabistan ve Rusya gibi petro devletlerin geri çekilmesiyle damgasını vuracağına inandığı bir çağda, güç Riyad’a geri akıyor.
RBC Capital baş emtia uzmanı Helima Croft’a göre, “Suudi Arabistan artık kendi ekonomik çıkarları peşinde koşarak Washington ile gerilimlerle yüzleşmeye hazır.” Croft, “OPEC sürücü koltuğuna geri döndü” diye ekliyor. Ancak zorlamaya devam ederlerse Suudi Arabistan ve dünya ekonomisine yönelik riskler artabilir. Adı Oxford Güç Çalışmaları Enstitüsü’nden Imsiroviç, “Yüksek enflasyon var.
Ekonomiler resesyona doğru koşuyor. Bu, ekonominin toparlanması için kısa bir süreliğine petrol fiyatlarının düşmesi gereken bir durum” dedi. “Eğer merkez bankaları artık eskisi gibi faiz oranlarını düşüremezlerse, o zaman tüm dünya ekonomisini resesyona itmekten Opec+ sorumlu olabilir.”
Şimdi soru, özellikle merkez bankacıları enflasyonu dizginlemeye devam ederken, OPEC’in sürpriz indiriminin kırılgan bir küresel ekonominin sağlığı için fiyatları çok hızlı yükseltip yükseltmeyeceğidir.
Energy Aspects’ten Amrita Sen’e göre, “Suudi Arabistan talebi kıstığının farkında, ancak 120$’a kadar bir fiyatın tolere edilebilir olduğuna inanıyor.” Enflasyon açısından, OPEC+ kararının ardından ulaşılan 85,12 dolarlık petrol fiyatı, beş yıl önceki 73 dolara eşdeğer. 2008’de ulaştığı rekor 147 dolar bugünün 200 doları.
Suudi Arabistan, ABD’yi köşeye sıkıştırdığını hissedebilir. Riyad’ın Çin ile derinleşen ilişkisi, ABD’nin petrol politikasını çok ileri götürmesi halinde Washington’ın Suudi Arabistan’ı Pekin’e “kaybetme” konusunda endişeli olduğu anlamına geliyor.
Bununla birlikte, aynı zamanda, bazı siyasi analistler, Çin ile rekabete çok fazla odaklanmanın ABD’yi, özellikle silah satışları ve askeri destek olmak üzere Riyad üzerinde hâlâ sahip olduğu etkiye karşı körleştirdiğine inanıyor. Rusya ekonomik ve askeri olarak kan kaybettiğinde ve siz onlara birdenbire petrol fiyatı üzerinden varil başına fazladan 10 dolar verdiğinizde, bu Rus lider Vladimir Putin’e büyük bir hediye olur.